Ahde Vefa ve Nefs Bilinci

110

 

Özellikle bu kongre aşamasında herkesin itidalli davranması lazım. Hani çok önceki yıllarda MHP’nin bir kongresinde sandalyeler havalarda uçuştuğunda, bu hareket o kargaşanın yüzünden ağır bedeller ödemişti. İnsanımız kavgayı, gürültüyü patırtıyı istemiyor.

Demokrasiye inanan Ülkücü Camia, ağırbaşlı davranarak bu kongreden yüzünün akı ile çıkacağı umudu vermektedir. Yapılacak olan bu kongre Ülkücü misyona yakışır bir şekilde hallolacaktır. Rahmetli Başbuğun, Ülkücü şehitlerin, tüm şehitlerimizin kemikleri sızlamayacaktır inşallah.

Birleşerek, bütünleşerek bu kongreden bu hareket çıkmalıdır. Aksi takdirde Türk düşmanları, Türkiye üzerinde bölme planları yapanların ekmeğine yağ sürülür. MHP iktidarda olsun yada olmasın tüm Dünya biliyor ki Türkiye için Milliyetçi Hareket çok önem arz etmektedir.

Önümüzdeki kongrede bu camianın tüm insanlarına çok sorumluluk düşmektedir. Ülkücü Hareketin bugünkü gelinen noktada daha temkinli olması gereklidir. Geçmişteki hareketlerden ders alınması lazımdır. AKP’nin kongresinde bazen açık, bazen sinsice geçmişten beri Türkiye üzerindeki oyunların maşası olan Barzani’nin zılgıtlarla alkışlanması, kongre salonunun Barzani’ye karşı olan ilgisi, parti yöneticilerinin tavırları bu milleti sükut-ü hayale uğratmıştır.

Neler oluyor demekten kendimizi alamıyoruz. Barzani’nin geçmişini azıcık bilen insanlar, neler hissettiler? O kongredeki tüm insanlar ne düşünüyor, çok merak ediyoruz! Bu ilgi içlerine sindi mi? Sinmiş ise eğer diyecek sadece bir tek söz kalıyor: Pes yani!!! Türkiye’yi idare eden bugünkü bu siyasi organizasyonun elinde Türkiye nereye doğru gidiyor? Her vatanseverin, her Müslüman Türk ‘ün, her Milliyetçiyim diyenin, Türkiye Cumhuriyetine bağlı olan herkesin, bu gelişmeleri iyi algılayıp, iyi yorumlaması şarttır.

Ülkemizin geleceği açısından, düşündürücü gelişmeler olurken, tüm Türkiye’de Türk Milliyetçileri şapkalarını önlerine koyup, defalarca düşünmelerinin gereğini hissetmeleri gerekir. Geçmişte kolaylıkla insanların harcanmasına, şimdilerde bu camia artık dur demelidir.

Gelinen bugünkü konjoktür de camiayı yönetenler akıl süzgeçlerini ahde vefa duygularını akıllı ve mantıklı çalıştırmaları bilincinde olmalıdırlar. Türk Milletinin yaralarına melhem olacaklarını düşünenler, bu hususta ömrünü verenler, Türkiye’nin ve Dünyanın şartlarını iyi okumalıdırlar.
Özellikle bayanların, camiada öne çıkması fazla yer bulamamıştır. Bulanlar da her nedense kalıcı olmamış, kısa zaman aralıkları ile kenara itilmişlerdir. Şu an önde olan bayanlar, iyi çalışmalara imza atmışlardır. Çalışmalarını basın da dahil, herkes bilmektedir. Şimdi ise kongre aşamasında siz Devlet Bey yanlısısınız veya Koray Bey yanlısısınız denip, yöneticiler tarafından özellikle ileri çıkan Ülkücü hanımefendiler ve diğer insanlar inşallah harcanmazlar.

Teşkilatların özellikle girişken, kendini yetiştirmiş, ne yaptığını bilen, davayı anlatma yeteneğine sahip BAYANLARA çok ihtiyacı vardır. Devlet Bey de Koray Beyde bu davanın adamları değil mi? Yarış tatlı bir yarış olmalı, saygı ve hoşgörünün aşamayacağı hiç bir zorluk yoktur.

O zaman yöneticiler hırslarına yenik düşüp adam harcama yoluna gitmemelidirler. Seçim zamanları ”Geçmişte o harcanan insanları çok aramışızdır.” sözlerini her zaman duymuşuzdur. Geçmişte yönetim kadrolarının aldığı yanlış kararlarla çok arkadaşımız bugün yanımızda değil, diyenlerin sayısı oldukça fazladır.

Nefis denen kelime her toplantıda veya bir araya gelmelerde çok kullanılır, ancak gerçekten de nefis yapan insan sayısı oldukça fazla… Bu Hareketin yönetici ve kadrolarının fertlerinin, nefsi davranışlardan her zaman, özellikle bu zor zamanlarda sıyrılıp akıllı, mantıklı kararlar vermeleri lazımdır.

Bu vatanın birliğini isteyen herkes kucaklanmalı, ufak tefek meseleler yüzünden fertler harcanmamalıdır. Türkiye gerçekten de uçuruma atılmak isteniyor, bunu herkes aklında tutması, beyin jimnastiği yapması, görmesi gösterilmesine ehemmiyet vermesi gereklidir.

Bizim camiada değersiz bulunan birçok insanımız, bizim haricimizdeki siyasi guruplarda, partilerde bakan, idareci, genel başkan pozisyonlarına kadar çıkmışlardır. Bu camia demek ki o insanların kadrini, kıymetini bilememiş, yada bu giden insanların çoğuna ahde vefa göstermemiştir. Tarih tekerrürden ibarettir. Tarihin kötüye giden çarkını iyiliklere, hayırlara çevirmek, biz insanların elinde olduğunu unutmamak lazımdır.

Geçmişteki iyi yada kötü davranışlardan örnek alarak, hissi davranıp insanlarımızı harcama yoluna gitmenin kime yararı var ki? Özellikle Türkiye’nin geldiği bugünkü konumunda, Ülkücü Hareketin BİRTEK KİŞİYİ DAHİ KENARA İTİP KAYBETME LÜKSÜ YOKTUR. İnsanları harcama yoluna gidenlerin, kim olursa olsun, bu davaya verdikleri zararların vebalini er geç vicdanlarında ve Allah’ın indinde bulacakları muhakkaktır.

Bu camia başka camialara benzemez; binlerce şehidi, onbinlerce gazisi olan, mukaddeslerine bağlı bir gardaşlar, bacılar topluluğudur bu hareket. Allah herkese hoşgörü ve hüsnü niyet versin. Birliğimiz, dirliğimiz, iriliğimiz hak ettiği yere gelir inşallah, dileklerimizle…