Adaletin Tarihine Geçecek Nükteli Bir Karar

95

Dava İstanbul 6. Hukuk Mahkemesi’nde cereyan etmiş.

“Kocalık vazifesini görememek nedeniyle bir boşanma davası açılmıştır. Davacı kadın, kocasının kendisini erkeklik uzvunun küçüklüğü dolayısıyla tatmin edemediği yolundaki davasını açıklayarak boşanma talebinde bulunmuş. Tahkikat neticesi boşanmaya karar verilmiştir. Ancak mahkeme üyeliğinde bulunan eski kadılardan “köse” lakabı ile anılan bir zat, kocanın karısını tatmin edip etmediği hususunun bilirkişi ile tespiti lazım geleceği gerekçesi ile boşanma kararına muhalefet etmiştir. Temyiz mahkemesi de kararı bu noktadan muhalif azanın muhalefeti gibi bozmuş, mahkemeye iade etmiştir. Bozmadan sonraki ilk muhakeme celsesinde temyiz ilamı okunduktan sonra mahkeme başkanı Kemal Bey, kısa bir müzekkere yaparak bozmaya uymuş, işi bilirkişiye havale ederek boşanma kararına vaktiyle muhalefet etmiş olan ve “köse” lakabı ile anılan üyeyi bilirkişi tetkikatı için görevli hâkim tayin etmiştir.”

Yine bir boşanma davasında koca boşanma sebebi olarak karısının eve uğramadığını, geceleri nerede kaldığını bilmediğini, istediği zaman eve gelip istediği zaman gelmediğini iddia etmektedir. Kadın bu iddiaya karşı çantasından bir yazılı anlaşma çıkararak mahkemeye sunmuştur. Tarafların imzalarını taşıyan bu anlaşmaya göre taraflar istedikleri hayatı yaşayacaklar, istedikleri zaman eve gelip gidecekler, kimse kimseye karışmayacak, bu sebepler dolayısıyla iki taraftan hiçbirisinin dava hakkı olmayacaktır.

Mahkeme başkanı Kemal Bey, yazılı olan bu anlaşmayı okuduktan sonra ağzından asabiyet saikası ile “vay be deyyus” sözü çıkmıştır. Davacı koca bu sözden müteessir olarak duruşmadan sonra o sırada İstanbul Adliyesi’nde incelemeler yapmakta olan zamanın Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt’a müracaat ederek duruşmada kendisine başkan tarafından sarf edilen ve hakaret-i mutazammım olan söz dolayısıyla şikâyette bulunur. Mahmut Esat Bey Kemal Bey’i ziyarete gitmiş ve söz arasında vaki şikâyeti anlatmıştır. Kemal Bey mahkeme kaleminde bulunan dosyayı getirtmiş, yazılı anlaşmayı Mahmut Esat Bey’in önüne koymuştur. Bakan anlaşmayı okurken ağzından gayrı ihtiyari “vay deyyus” sözü çıkar çıkmaz Kemal Bey hemen atılarak “Evet efendim, işte ben de aynı sözü söyledim” demiştir.