Huzur

96

 

Yer küre taşmakta, insan selinden,

Çok fakat hep yalnız, gönüller kırık.

Huzursuz, bir çare, gelmez elinden,

Gülen yüz hep maske, altta hıçkırık.

 

Dostluklar göç etmiş, öfkeler tuzak,

Çözülmüş değerler, tükenmiş vefa.

Ruhsuzca bedenler, kendine uzak,

Hoşgörü tükenmiş, her yerde cefa.

 

Mutluluk; bulsan hoş, öyle güzel ki,

Para mı mevki mi? Bilmem ki nede.

O servet bir sözcük; ‘tevekkül’ belki,

Yahut ta; ‘şükretmek’ varsa sinede.