Paket!

85

 

Bu hafta uzun zamandır beklenen demokrasi paketi açıklandı.

Ne diyelim vatan için hayırlısı olur inşallah…

Geçmişe bakıldığında ülkenin karşılaştığı ilk demokrasi paketinin 1836 yılında ilan edilen Tanzimat Fermanı olduğu görülür. Bu fermanla birlikte ülkenin bürokrasisinde ve sosyal hayatında köklü değişikliklere gidilmiştir.

Bu sebepledir ki bazı aydınlarca Türk demokrasi tarihinin başlangıcı bu ferman kabul edilmektedir.

Ardından gelen 1856  Islahat Fermanı ile özellikle ülkeden ayrılmak isteyen azınlıklara imtiyaz verilerek bu sürecin önüne geçilmek istenmiştir.

Her iki (bugünkü adıyla) “demokrasi paketi”nin  ilan edilmesinin ardında yatan neden, Batılı devletlerin ve o gün için ülkeden ayrılmak isteyen milletlerin baskısıdır.

Bir başka ifadeyle Batılı devletlerin, geçmişteki adıyla “Şark Meselesi”nin çözümü için öngördükleri şartların uygulanması için bu iki ferman hazırlanmıştır.

Günümüze bakıldığında açıklanan demokrasi paketinin ardında da kanaatimizce baskı söz konusudur. Hatta baskı oluşturan unsurların isimler dışında bir değişikliğe uğradığı da söylenemez.

Ne tesadüf tür ki geçmişte yayınlanan fermanlarda halk “Osmanlılık” kavramı etrafında toparlanmak istenirken, bugün bu kavram yerini “Türkiyeli” olmaya bırakmıştır.

Devleti oluşturan temel unsur olan “Türk” kavramı geçmişte halk arasında “köylü-cahil” ile eşdeğer anlam ifade eden bir algıya yerini bırakmıştı.

İşte tam da bu nedenle bugün demokrasi paketinde okullarda okunan andımızın kaldırılması beni derinden sarsmıştır.

Çünkü Cumhuriyet kurulduğundan beri okutulan andımızın ardında yatan sebeplerden biri “Türk” kavramına dair Osmanlı’nın son dönemlerinde yaratılan küçültücü algıyı yok etmektir.

Geçmişte yayınlanan paketlerin bir diğer amacı o gün ülkenin batısında yani Balkanlar’da meydana gelen ayrılıkçı faaliyetlerin önüne geçmek için bu faaliyetleri yapanlara imtiyaz ve özerklik vermek iken, bugün açıklanan pakette de ülkenin doğusunda yaşanan ayrılıkçı faaliyetleri yine imtiyaz vererek engelleme amacı mevcuttur.

Ülkenin parçalanmasının önüne demokratik paketlerle geçilemeyeceği tecrübe ile sabittir. Zira geçmişe bakıldığında Balkanlar’daki kopuşu engellemek için verilen imtiyaz ve özerklikler neticede Balkan Savaşını doğurmuş ardından da Balkanlar hazin bir sonla parçalanmıştır.

Umarım günümüzün demokrasi paketi ülkeyi ve milleti parçalanmaya götürmez.

Umarım, geçmişten alınan derslerle her bir ilkesi oluşan Türkiye Cumhuriyeti, demokrasi adı altında son bulmaz.

Saygılarımla…