Eğitim ve Dua

92

 

Toplumların maddî-manevî her alanda ilerleyip yükselmeleri o toplumu oluşturan fertlerin bilgili olmaları ile mümkündür. Bilgi edinmenin yolu da hiç şüphesiz eğitim ve öğretimdir.Bundan dolayıdır ki yüce dinimiz İslam, ilim öğrenmeye ve başkalarına öğretmeye büyük önem vermiştir.

Kur’an-ı Kerim’in ilk inen ayetleri şöyle başlamaktadır:“Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı “alak”dan yarattı. Oku! Senin Rabbin en cömert olandır. O, kalemle yazmayı öğretendir, insana bilmediğini öğretendir.”(Alak, 96/1-5)Allahu Teâlâ’nın, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.)’e ve O’nun yüce şahsında bütün insanlığa ilk hitabının“Oku” emri olması, İslam’ın okumaya, öğrenmeye ve bilgiye verdiği değeri çok açık bir şekilde göstermektedir.

İlim, insanı yücelten üstün bir payedir. Allahu Teâlâ, topraktan yaratmış olduğu Hz. Âdem’e bütün isimleri öğretmiş, ona meleklerin bile sahip olmadıkları bilgileri vermiş ve bu özelliğinden dolayı onu yeryüzünün halifesi tayin etmiştir. (Bakara, 2/30-33)Kur’an-ı Kerim’debilginin üstünlük sebebi olduğubildirmiştir:“De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Ancak akıl sahipleri öğüt alırlar.”(Zümer, 39/9)

Hz. Peygamber (s.a.s.) de ilim sahiplerinin üstünlüğü konusunda şöyle buyurmuştur: “İlim sahibinin âbidten (ibadet edenden) üstünlüğü, ayın diğer yıldızlardan üstünlüğü gibidir. Âlimler, Peygamberlerin varisleridir. Peygamberler ne dinar ne de dirhem miras bırakmadılar, ancak ilim miras bıraktılar. Şu halde o ilmi alan büyük bir pay almış demektir.”(Buharî, İlm, 10; Tirmizî, İlm, 19)Peygamberimiz (s.a.s.) başka bir hadis-i şerifinde ise, ilim öğrenmek için yola çıkan kimsenin Allah yolunda olduğunu haber vermiştir. (Tirmizî, İlm, 2)

Görüldüğü gibi İslam’da, ilme/bilgiyebüyük değer verilmiş, ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerde ilim sahiplerinden övgüyle bahsedilmiştir. İlmin zıddı olan bilgisizlik ve cehalet ise, “Sakın cahillerden olma!”(En’âm, 6/35); “Cahillerden yüz çevir”(A’râf, 7/199) buyrularak kınanmıştır.Çünkü her türlü kötülüğün, batıl inanç ve sapık düşüncelerin hatta şirk ve küfrün gerçek sebebi cehalettir.

Kur’an-ı Kerim’in her dört ayetinden birinin ilim ile ilgili olduğu görülmektedir. İlmin bu önem ve faziletinden dolayı Kur’an-ı Kerim’de, “De ki: Rabbim! İlmimi artır”(Tâhâ, 20/114) buyrularak,Hz. Peygamber (s.a.s.)’in daha çok bilgi talebinde bulunması emredilmiştir.

Cenâb-ı Hak, Peygamber Efendimize ilmin dışında herhangi bir şeyi kendisine artırması için dua etmesini emretmemiştir. Çünkü ilim, bitip tükenmeyen bir hazinedir. Sadece sahibine değil başka insanlara ve hatta bütün canlılara da fayda verir. Hak ile batılı ayırmanın en önemli vasıtası ilimdir. İlmin artması insana yük değil, tam aksine onu yücelten bir fazilettir. (Riyâzü’s-SâlihînTerc. Erkam Yay. C. VI, Sh. 156)

Demek ki, bazı şeylerin fazlası insan için zararlı olabildiği halde çok bilgiye sahip olmakinsan için zararlı değil, bilakis hem insan için hem de toplum için son derece faydalı bir meziyettir. Bu üstünlüğü elde edebilmek, bu yorucu ve meşakkatli meşguliyette başarılı olabilmek için de Yüce Allah’ın yardımını talep etmek gerekmektedir.

Diğer taraftan insan zamanını, enerjisini, elindeki imkanları faydasız bilgiler için kullanmamalıdır. Faydasız ilim, insanın ne dünyasına ne de ahiretine faydası olmayan, kimseye bir yayar sağlamayan üstelik insanın kendisine ve başkalarına zarar veren bilgidir. “Allahım! Faydasız ilimden, ürpermeyen kalpten, doymak bilmeyen nefisten ve kabul olunmayan duadan sana sığınırım”(Müslim, Zikir, 73) buyuran Hz. Peygamber (s.a.s.) dikkatimizi bu konuya çekmiştir.

İlim öğrenmek ve bilgi sahibi olmak ancak okumakla ve eğitim-öğretimle elde edilebilir. Bu sebeple dinimizde ilim öğrenmek ve öğretmekle uğraşmak nafile ibadetten üstün sayılmıştır.Hz. Peygamber (s.a.s.) eğitim ve öğretime büyük önem vermiş ve ilim öğrenmek konusunda erkekler ile kadınlar arasında fark olmadığını bildirmiştir: “İlim öğrenmek (erkek-kadın) her Müslümana fazdır.”(İbnMâce, Mukaddime, 17)

O halde millet olarak hep birlikte geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızın iyi bir eğitim almaları için gereken gayreti göstermeliyiz. Bu vesileyle; yeni eğitim-öğretim döneminin milletimiz ve ülkemiz için hayırlı olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyor, sevgili öğrencilerimiz ve değerli öğretmenlerimiz başta olmak üzere tüm eğitim camiamıza başarılar diliyorum.