Kaliteli Yaşamın Zenginlik Yaklaşımı

106

 

İnsan oğlu dünyaya gelmesiyle birlikte sayısız zenginliğin de sahibi olmaktadır. Bu zenginliklerin çoğu manevi, çoğu da maddi zenginlikler olmakla birlikte, bir kısmı da hem maddi hem de manevi içeriklidir. Kişi sağ salim dünyaya geldiğinde birçok maddi ve manevi zenginlikleri de beraberinde getirir. Canlı ve sağlıklı olarak dünyaya gelmesi, demokratik bir ülkede doğması, anne-baba ve ailesinin olması, huzurlu ve mutlu bir çevresinin olması, kendilerine yetecek kadar maddi gelirlerinin ve birikimlerinin olması, huzurlu, mutlu ve kaliteli bir atmosferde olması, ilk akla gelen zenginliklerdir.

Bunlarla birlikte, eğitimli ve kültürlü bir çevrede yetişmesi, yeniliklere ve gelişmelere ulaşılabilir olması, barışçıl bir çevrede yaşaması, özgürlüklerine ve hayat şartlarına değer verilmesi, sevmesi, sevilmesi, keyifli olması, dost ve arkadaşlarıyla sinerji ortaklığını paylaşabilmesi, üretken bir ortamda olması, saygının, hoşgörünün, iyi niyetin, yardımlaşmanın, paylaşmanın çok etkin olduğu bir çevrede ve  ülkede büyümesi, diğer manevi zenginliklerdendir.

Maddi zenginliklerin elde edilişi ise biraz farklıdır. Mirastan ve ailenin zenginliğinden sirayet eden maddi zenginlik. Hırsızlık, nitelikli dolandırıcılık, şans oyunları gibi kanunsuz veya sevimsiz yöntemlerle elde edilen zenginlik. Alın teriyle ve hakkıyla çalışıp mesleklerin icra edilmesiyle kazanılan zenginlik. Görüldüğü gibi maddi zenginlikler, kanunsuz yollarla, mirasla, aile ile, şansla ve alın teriyle gibi çeşitli yöntemlerle elde edilebilmektedir. Maddi zenginliğin bir numaralı enstrumanı PARA’dır. Yaklaşım tarzımız maddiyatçı olursa, en önemli amaç ve hedefimiz de, para ve türevleri olmaktadır.

Yüksek kaliteli bir insan için asıl amaç, manevi zenginliklerle donanmış bir hayat ve onlara gereken değeri vermiş olmaktır. Maddi zenginlikler asla ana amaç ve hedef değildir. Asıl amaç ve hedef, sağlıklı, kaliteli, çalışkan, üretken, paylaşan, örnek olan, destek veren, öğrenen, mesleğinde dürüst ve profesyonel, müşterileri ve insanları karşılıksız seven, sinerji ortaklığı yapan, enerji üreten, gelecek nesillere anlamlı ve kaliteli miraslar bırakmayı hedefleyen, yüksek kaliteli insanlar olmaktır. Aynı zamanda Yaratıcımızın bizlere sunmuş olduğu maddi olarak ölçülmesi imkansız olan, asıl zenginliklerimize şükretmek, bütün gayretlerimizin sonucunda sahip olabildiklerimize hakkıyla kanaat edebilmek, bize sunulanların hakkıyla kıymetini bilebilmek de, kaliteli yaşamın temel amaçlarındandır.

Yüksek kaliteli bir yaşamda, maddi zenginlikler asla asıl amaç olmamalıdır. Asıl amaç, manevi zenginliklerimizdir. Maddi zenginlikler yalnızca manevi zenginliklerimizi destekleyen birer araçtır. Araçlar asla amaçların önüne geçmemelidir. Zira, manevi zenginliklerini ön planda tutan kaliteli insanların maddi zenginlikleri de arkasından zaten gelecektir. Bir filozofun söylediği gibi “eğer siz en iyi fare kapanını yapıyorsanız, dağın başında dahi olsanız gelip sizi bulacaklardır.” Kaliteli bir usta veya profesyonelin, dürüstlük, çalışkanlık, üretkenlik, paylaşma, destekleme, değer verme, onore etme, odaklanma, sevgi, saygı, iyi niyet, pozitif yaklaşım, toplam kaliteli mal ve hizmet üretimi vb. gibi yüksek kaliteli unsurları yaşamına kattığı zaman,  istemesek dahi maddi kaynaklar bize doğru sel gibi akacaktır.

Manevi zenginliklere sahip olma sürecinde; sabır, istikrar, kanaat, kararlılık, olumlu beşeri ilişkiler, tatlı dil, güler yüz, nezaket, pozitif beden dili, aşk, coşku, heyecan, güzel ve iyiyi sürekli arama vb. gibi kalite değerlerine de sahip olmak gerekiyor. Para, söz konusu manevi zenginliklerin hakkıyla elde edilme sürecinde zaten kendiliğinden size gelecektir.

Ancak, maddi zenginlik manevi zenginliğin önüne geçirilir, günü birlik düşünülür, ne kazanırsam kar diye yaklaşılır, açıkgöz olmazsam kazıklanırım olumsuz varsayımı ile hükmedilir, negatif ön yargı ve varsayımlara esir olunur ise;  önce maddi zenginlikler arkasından da manevi zenginlikler yerle bir oldu demektir. Bu durumda, kaliteli yaşamın azılı hırsızlarından olan, aşırı hırs, maddecilik, kısa yoldan zengin olma, bencillik, kıskançlık, hasetçilik, kapkaçcılık, hırsızlık, dürüstsüzlük, olumsuz yaklaşım, kötü niyet, başkalarının omzunda yükselme, kibir, küçük görme, böbürlenme, sonradan görme, şıpsevdilik, kadir kıymet bilmeme, düzenbazlık, vb. gibi olumsuz eylem ve yaklaşımlar, fazla mesaiye başladı demektir.

Maddi zenginliği ön plana almak için yapılan kalitesiz düşünce ve eylemler, kişileri itibarsızlaştırır, güvensizleştirir, sevgiden, saygıdan uzaklaştırarak kazan-kaybet sistemini öne geçirir. Halbuki, manevi zenginliklerin birinci plana alınması halinde, kazan-kazan sistemi, sinerji ortaklığı kurma, enerji üretme, paylaşma, mevcut pastayı büyütme, değer verme, itibar yükseltme, inanma, güvenme, sevme, sayma, gönül gücünü yüksek tutma, vb. gibi yüksek kaliteli değerler yaşama ve büyüme şansı bulurlar.

Çevremize dikkatlice bakalım, şans oyunlarından maddiyat kazananlar, kendileri alın teri dökmeden ata zenginliklerini kullananlar, maddiyat için insanlığı ve yüksek kaliteyi ayaklar altına alanlar, dürüst ve ahlaklı davranmayanlar, nitelikli hırsızlık ve dolandırıcılık yapanlar, insanların gururları ve emeklerine ekmek bananlar, emrindeki insanların omuzlarına basarak yükselmeye çalışanlar, vb. gibi kalitesini yerlere serenler, suyun şekeri erittiği gibi, hem maddi, hem de manevi zenginlikleri eriyip gidenlerdir.

Yüksek kaliteli bir insanın en önemli amaç ve hedeflerinden birisi, önce manevi zenginlik olmalıdır. Maddi zenginlik zaten arkasından biz istemesek dahi gelecektir.