Fransa’dan İzlenimler: 2

108

Öncelikle belirtmek isterimki izlenimlerimi ön yargısız aktarmak istiyorum. Çünkü şuna inanıyorum ki her ne olursa olsun olayları ön yargısız olarak değerlendirirsek  doğruları bulmak daha kolaylaşır. Ancak  ben sadece gördüklerimi ve duyduklarımı yazmak istiyorum. Bu nedenle eksik görmüş noksan duymus olabileceğim şeyler olabilir; Ayrıca benim gezdiğim şehirlerde gördüklerimle diğer şehirlerde farklılıklar olabilir, Bu vesileyle olabilecek eksiklerden dolayı okuyuculardan özür dilerim.

Geldiğim yer Paris’e 70 km. uzaklıkta Orleans İli Pithiviers İlçesi le Vieil Köyü.. Kız kardeşim Meryem ve Recep Enişte Fransız.. Recep  bir kaç yıl Turkiye’de çalıştı. Endüstri Tasarım Mühendisi o bir Türk dostu ve Müslüman olduğu için bana çok yardımcı oluyor. Takıldığım konuları hep ona soruyorum. Bir cocukları var 3 ,5 yaşında, adı Ömer; Kız kardeşim Meryem 7 yıl Kocaeli SSK Derince Hastahanesinde çalıştı. Recep ile evlenince görevini bıraktı.

İlk yemek yediğimde sanki tatlarını  birazçık olsun yadırgadım; Meyve ve sebzelerinde tatları biraz değişik geldi. Kendi kendime düşündüm neden böyle olabilir diye kendi kendime şu yorumu yapıyorum. Burada iklim Türkiye’ye göre daha değişik, daha az sıcak ve daha cok kapalı ve daha az güneş görmesi, havaların gün içinde ani değişiklikler olması, kapalı ve yağmurlu olunca çok soğuk güneş gelince hemen ısınmasi ve aradaki ısı farkını çok fazla olması bitkilerin tadını birazcık olsun değistirmiş olabilir diye düşünüyorum.

Köyü gezmeye başlıyorum. Genelde buradaki köylerde evler tek katlı, genelde aynı ayarda bahçeli çok nadir dublex olan evler var ve balkonları yok, neden diye sorduğumda herhalde bu bölge biraz soğuk olduğu için  o nedenle balkonları yokmuş binalar eski olanlar taş bina, yenileri ise  betonarme  catıları kiremitle kaplı binalar üzerinde herhangi bir değişiklik yapılması gerektiğinde mutlaka izin alınması gerekiyormuş, köyde bir fırın, Eczane ve bar var, dikkatimi çeken her köyde  bar olması.. 

Fransızlar genelde şarap tüketirlermiş. Yanlız köyde kahvehane veya toplandıkları bir yer pek yok. Köyün her tarafı muntazam yollar, asfalt yol kenarlarında ilginç olduğunu düşündüğüm erik  ağaclarından koruma amaçlı cit yapılmış, erikler asılıyor isteyende yiyebiliyor. Köyde yüzme havuzu mevcut, ayrıca park alanıda var.  Parkta önemli ve yararlı ağaçlar dikilmiş. Köy binası müdüriyet ayrıca köye ait zaman zaman yapılan etkinliklerde kullanılan binaları var. Köy kenarında helikopterle parayla tur attırılabiliyor. Tabi her köyde böyle birşey yok. Yine  her köyün büyüklüğüne göre bütün köylerde kiliseler mevcut. Kilisenin büyüklüğü o köyün büyüklüğü  ve jeopolitik durumuna göre değişiyor.

Şimdiye kadar  gittigim köy ve yerleşim birimleri Paris hariç çok sessiz ve sakin. Sanki Fransızlar  kendilerini birilerinden saklıyorlar gibi Köylere bakıyorsun ortalıkta kimseler gözükmüyor ilçeye gidiyorsun sokaklarda çok az insan görüyorsun, mağazalar da yine aynı  gizemli sessiz pek kimseler yok ve belirli saatlerde açık öğlen saatlerinde kapalı, valla böyle görünce sanki Fransızlar kendilerini saklıyorlar zannına kapılıyorum.

İnşallah burada olduğum zaman diliminde okuyucuları aydınlatmak amacıyla daha çok araştırıp daha çok bilgi vermek istiyorum.