CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin yerel seçimlerdeki başarısından sonra, kendi tabanının da seçimde CHP’ye emanet oy veren diğer partilerin seçmenlerinin de tepkisini çeken açıklamalar yapmakta.
Cumhurbaşkanını AKP Genel Merkezinde ziyareti ve Devlet Bahçeli’yi MHP Genel Merkezinde ziyareti nedeniyle Özgür Özel için de “değişti” ve “yumuşatıldı” gibi sözlerle endişeli ve eleştirel ifadeler kullanılıyor.
Hatta bazıları seçim zaferinden sonra göz ameliyatı olup gözlükten kurtulan Özel’in artık dünyayı ve siyaseti başka türlü görmeye başladığını söyledi.
Özgür Özel’in bazı CHP’li Belediye Başkanlarının “Arapça tabelaları sökme ve Suriyelilerin nikah ücretini 10 katına çıkartma gibi uygulamaları” üzerine yaptığı açıklama CHP’ye oy veren milliyetçi kesimde hayal kırıklığı yaratmış görünüyor.
CHP Genel Başkanının ifadeleri tümden yanlış değil. Ama iki hususu ben de çok sakıncalı buldum.
Özgür Özel “Seçmenler Türkiye’de açlık, yoksulluk, işsizlik var iken Türkiye’ye bu kadar göçmen gelmesinden rahatsız ve tepkili.Bu tepkiyi siyasete ciro için bu tip açıklamalar, CHP’li bir kamu yöneticisinin yapması gereken açıklamalar değil. Bu politikalar CHP politikalarıyla uyuşan politikalar değil. Suriyeli meselesi yerel yöneticinin çözebileceği mesele değil.”
“Arapça, Kur’an-ı Kerim’in yazıldığı ve okunduğu dildir. Belediye başkanının Arapça yazıyı yırtması vatandaşın bilinçaltında bir yara oluşturabilir.”
*********************************
Özgür Özel’in Sözleri Endişe Verici
Ben iflah olmaz bir iyimser olarak Özgür Özel’in iyi niyetli olduğunu düşünmek istiyorum.
AKP içinde bir kesimin Arapça’ya ve Arap adet ve geleneklerine kutsal gibi baktıklarını biliyoruz. Arapça’yı sanki İslam’ın bir olmazsa olmaz parçası gibi gördükleri ve seçmenin kafasını karıştırmak için istismar edebileceklerini düşünmüş olabilir.
Son Cumhurbaşkanı seçimi öncesi muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu farkında olmadan, kazara bir seccadeye ayakkabısı ile bastı diye dünya O’na dar edilmedi mi?
Ben bu olay üzerine Hak Hukuk Ahlak Çiğnenebilir, Seccade Asla! Başlıklı bir yazı yazma ihtiyacı duymuştum.
Özgür Özel’in bu korkusunda kısmen haklılık payı var ama “Arapça Kur’an dilidir, Arapça tabelanın indirilmesi vatandaşı yaralar” ifadesini kullanmakta kesinlikle yanlış ve sakıncalı.
Vatandaşın, Arapça bilmediği için, bir kağıt üzerinde yazılı Arapça metin gördüğünde Kur’an ayeti olabileceği kabulüyle hürmet gösterdiği doğrudur. Ancak dükkan, market, büro, muayenehane gibi işyerlerinde asılı veya camlara yazılı Arapça tabelaların kutsal olmadığını bilmeyen vatandaşımız yoktur sanırım.
CHP Genel Başkanı bu açıklamasıyla “6 milyon Arap vatandaşımızın”oylarını kazanmak istemiş olabilir. “6 milyon Arap vatandaşımız var bizim” ifadesi de Özgür Özel’e ait.
Önceki açıklaması çok tepki çekince tevil etmek veya daha iyi anlaşılmasını sağlamak için yaptığı açıklamada kullandı bu yanlış ve sakıncalı tabiri.
*********************************
Anayasa’dan Türk Adını Çıkarmak
Üniter devletin kurucu partisi CHP’nin lideri “6 milyon Arap vatandaşımız var bizim” sözlerini sarf etmemeliydi. Özgür Özel‘in etnik farklılıklar üzerinden siyaset yapan AKP ve DEM Parti’yi eleştiren bir kitleyi temsilen söylediği söz kabul edilemez.
Anayasa madde 66’ya göre, “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.” Arap kökenli de olsalar, Ukraynalı da olsalar vatandaş ise hepsi Türk vatandaşıdır ve ayrıştırılması doğru değildir.
Hele hele bu madde AKP’nin öncülük ettiği yeni Anayasa’da kaldırılmak isteniyor ise. Bu maddenin değiştirilmesi veya kaldırılmasını isteyen partilerin AKP, DEM, Hüda-Par, Deva Partisi olduğu SP, YRP ve Gelecek Parti’nin de değiştirmekten yana olabileceği biliniyor. CHP, MHP, İYİ Parti, Zafer Partisi, BBP, DP bu madde ve Anayasanın ilk 4 maddesinin tartışmaya açılamaz olduğunu savunuyordu.
CHP Genel Başkanı “6 milyon Arap vatandaşımız var bizim” cümlesiyle Anayasa’nın 66. maddesinin kaldırılmasına zemin hazırlayan bir mesaj vermiş olabilir mi?
Öyleyse, CHP’nin içindeki marjinal bir grup hariç, CHP’li seçmenin tepkisi büyük olur. Özgür Özel “dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olur.”
Erdoğan ve Bahçeli ile görüşmelerinde Özgür Özel bu konuda bir taviz verdiyse ve iş ciddileşince MHP ve BBP de rotayı AKP’nin gösterdiği yöne çevirirse vay halimize.
Referandum yapılsa halkımız bu maddenin kaldırılmasına izin vermez. Ama Meclis’te 360 milletvekilinden fazlası “evet” derse Anayasa’daki Türk kimliği silinebilir.
*********************************
Türkçe Olmayan Bütün Tabelalar Sorundur
Arapça tabelalara tepkinin daha yoğun olması çoğunluğu Suriyeli Arap olan sığınmacıların oluşturduğu gettolara tepkinin yansımasıdır.
Fakat Türkiye’nin hemen her yerinde başta İngilizce olmak üzere diğer yabancı dillerdeki marka ve tabela hakimiyeti zaten gündemimizde olmalıydı. Zaman zaman bazı belediyeler bu konuda tedbir almaya yeltenmişse de başarılı olamadılar.
Çünkü yasal mevzuat ve denetim yetersizdi. Halkımızın da böyle bir derdi yok. Hatta Türk firmaları yabancı marka izlenimi verecek isimler koyduklarında daha fazla satış yapıyorlar.
TBMM’de grubu olan partilerin de bu konuda bir çözüm üretme niyeti olmadığı görülüyor. En azından iktidar kanadının böyle bir derdi olmalı ki bir çözüm üretilebilsin.
Yasal düzenlemede de bazı zorluklar çıkacaktır. Türk şirketlerinin Türkçe marka ve tabela kullanması zorunlu hale getirilebilir. Ama yabancı firmaların ve ihracat yapan Türk firmalarının marka ve tabelaları konularında farklı düzenlemeler gerekebilir.
Bu zorluklar aşılabilir. Yeter ki devleti yönetenlerde Karamanoğlu Mehmet Bey’in iradesi olsun.
“Bugünden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk Dilinden başka dil kullanmaya” diye bir kanun çıkartabilsinler.