Bir baksan gözlerime,
Benim olacak dünyalar.
Seni çeksem sineme,
Yalan olacak hülyalar.
Bakışta yatan sır, bilmem her neyse,
Değse şu eller, ah bir sana değse.
Değse şu oturuşlar, ah bir de değse.
Sevse şu yarât ah bir de sevse.
Maddiyat değildir benim vücudum!
Bilmem kimedir benim her sücudum.
Tükenmek bilmezdir benim umudum,
Aşktır vücudum aşk, ondan çok sükûtum.
Bakamaz oldum ki bakmıyor gözlerin!
Hâlîdir onlar! Evren gibi sözlerin.
Korkma söyle, yok mudur hazne-i kelimâtın?
Oysa benim var senin için hazine-i kelimâtım.
Olmaz böyle, dayanmaz bu gönül!
Anla artık, geçmez böyle ömür!
Yak yık beni, tüket. Beni sömür,
Bakman bile benim için bir ödül.
-‘Adl-i ilahiden sual olunmaz canım!’,
-Fokur fokur taşıyor ulan benim kanım!
Geldikçe aklıma o bana bakış ânın,
Isınıyor içim sanki burası senin yanın.
İnanırım gidişini gördükçe Yahya’ya,
‘Giden sevgililer, dönmeyecekler’.
Korkarım o anda, düşerim bedhülyaya,
Galiba hülyalar sönmeyecekler.
Ataş düştü başa ki kafa döndü taşa,
Söndüren yok mu? Ki sen geldin hay yaşa.
Ataşın müsebbibi gitti ki o hülyalar.
Aman! Yeni ataş geldi ahali, yetişin komşular!