Bundan önceki yazımızda, Aydınlar Ocakları Derneklerinin 46. Büyük Şurasının 27 Ekim 2017 Cuma gününe ait çalışmalarının saat 18.oo de tamamlanarak akşam yemeğine geçildiğinden bahsetmiştim.
Şuranın ikinci günü, yani Cumartesi günü sabah kahvaltısından sonra saat 09.15 de oturum başladı Bu oturumun başkanlığını Sakin Öner Bey yaptı. Bu oturumda sırası ile Sakarya Aydınlar Ocağı Başkanı Mustafa Kemal Cerrahoğlu, Yabancılara Arsa ve Gayrimenkul Satışı hakkındaki tebliğini, Sakarya Aydınlar Ocağı Başkan Yardımcısı Cengiz Arslan ile İstanbul Anadolu Yakası Aydınlar Ocağı Yönetim Kurulu Üyesi Erdoğan Aslıyüce de muhtelif konular ile alakalı tebliğlerini sundular.
Öğleden sonra saat 13.15 de başlayan oturumun başkanlığını Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı Av. Ruhittin Sönmez Bey yaptı. Ruhittin Bey oturumu başlatmadan önce yaptığı konuşmada yeni kurulmuş olan ve kendisinin de Kurucu Üye olarak bulunduğu İYİ Parti’de vazife alan Aydınlar ocağı mensuplarından bahsetti.
Bu oturumda tebliğ sunan Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Fahri Temizyürek ise, Türkçe lisan meselesine temas ederek ezcümle,
Dil ile milli ruh ve kültür birbirinden ayrılamazlar. Dil, kültürün temelini teşkil etmekte olup, taşıyıcı durumundadır. Dil bozulduğu takdirde milli ruh ve kültür diye bir şey kalmaz. Hepsi yok olur. Anadolu halkının konuştuğu dil kültürümüzün taşıyıcısıdır. Bir ülkenin çoğunluğu tarafından konuşulan dil, Ana Dildir. Anneden öğrenilen dil ise Ana Dil değildir Türkçe tarihin en eski dillerinden biridir. Dilini kaybeden, dinini de kaybeder. Bunun tarihte örnekleri vardır. Mesela, Volga Türkleri’nin Türk olduğu bilinen bir husustur. Ancak sonradan dillerini kaybettikleri için dinlerini de kaybetmişlerdir. Kısaca ifade etmek icap ederse Türkçe Milli Kültürümüzün Hafızasıdır. Bu itibarla, dil meselesinde herkesin azami hassasiyeti göstermesi icap etmektedir.
Bu arada Kocaeli Aydınlar Ocağından Eğitimci Süleyman Pekin ile diğer bir ocak mensubu Murat Emre Şahin de tebliğlerini sundular Tebliğlerde tarihteki Türkler ile Doğu ve Batı Medeniyeti arasındaki mukayeselerden bahsedildi.
İkinci günü yapılan tebliğlerin sunulması saat 16.oo ya kadar devam etti. Saat16.oo da ikinci günün çalışmalarının sona ermesi üzerine programa göre, Ankara Kalesi, Çıkrıkçılar Yokuşu ve Hamamönü semtlerini gezmek üzere arabalara binerek Öğretmen Evinden ayrıldık. İlkönce Ankara Kalesi’ne gidildi.
Kalede meşhur Kınacızade Konağını da ziyaret etme imkânımız oldu. Bu konak, ismiyle müsemma tarihi bir konak. Giriş merdivenlerinden başlamak üzere hiç bozulmadan orijinal haliyle günümüze kadar ayakta kalabilmeyi başarmış sayılı konaklardan birisidir. Konak 3 katlı olup, arka tarafında müştemilatı ve ortasında bahçesi bulunmaktadır. Yaz aylarında misafirler bu bahçede ağırlanıyormuş. Konağın bütün odaları muhtelif tarihi eserler ile dolu vaziyette. Hatta bazı odalarında 100 – 150 yıl öncesine ait paha biçilmez kumaşlardan yapılmış, altın ve gümüş simlerle işlemeli kadın ve erkek elbiseleri bulunmaktadır. Diğer taraftan konağın odalarından birisi meşhur tarihçi Merhum Prof. Halil İnalcık’a, bir oda da TRT’nin ilk kuruluş yıllarında spikerlik yapmış olan Jülide Gülizar’a tahsis edilmiş olup, bu odalarda kendilerine ait bazı eşyalar bulunmaktadır.
Ankara Kalesi ziyaretin arkasından Hamamönü semtine geldik. Burada Tacettin Dergahını, arkasından da Dergahın bahçesinde medfun bulunan BBP’nin kurucu Genel Başkanı Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nu ziyaret ederek, her ikisine de hayır dualarda bulunarak ruhlarına Fatihalar okuduk. Ancak Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun mezarında ismini gösteren herhangi bir taşın bulunmadığı dikkatimizi çekti. Bunun sebebini sorduğumuzda ise, Anıtlar Kurulunun buna müsaade etmediği cevabını aldık.
Buradan, Altındağ Belediyesi tarafından restoresi yapılan eski Ankara Evlerinin bulunduğu tarihi sokağa geldik. Bu evler aslına sadık kalınarak çok güzel restore edilmiş. Bulunduğu semte de değişik bir hava getirmiş. Bu arada sokağın birçok ziyaretçisinin olduğunu gördük. Bu sokakta çeşitli yiyecek ve içeceklerin yanı sıra orijinal hediyelik eşyalarda bulunmaktadır. Biz buraları gezerken vakit bir hayli ilerlemiş olduğu için saat 19.oo a doğru Öğretmen Evine döndük.
Akşam yemeğinden sonra programa göre saat 20.30 Kerkük Gecesi Konseri başladı. Kerküklü sanatçılar çok güzel türküler söylediler. Konseri dinleyenlerin ziyadesiyle memnun kaldığını tahmin ediyorum. Konserden sonra gündüz yapılan oturumda seçilen Şura Sonuç Bildirisi Hazırlama Komisyonu toplandı. Aydınlar Ocağı Genel Başkan yardımcısı Sakin Öner Bey’in başkanlığındaki bu komisyonda Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı Av. Ruhittin Sönmez Bey de yer aldı. Böylece Şuranın ikinci günü çalışmaları da sona ermiş oldu. Ertesi günü yeni bir güne başlamak üzere odalarımızda istirahata çekildik. (DEVAM EDECEK ) 23.11.2017